DİHA - Dicle Haber Ajansı

Kadın

Varlığıyla da gidişiyle de tabuları yıktı

 
22 Mayıs
09:03 2016

AMED (DİHA) - YJA-STAR savaşçısı Ayşenur Kılıç, muhafazakar ve tutucu bir çevrede doğdu, ancak kadını ezdirmeyen duruşu ve direngenliği ile parmakla gösterilir oldu. Doğduğu bölgenin ilk gerillası olan Kılıç, 4 yoldaşıyla birlikte Sason kırsalında can verdi, ama geride yıkılmadık tabu da bırakmadı.

Ailesi Şex Said isyanı sonrası Amed'in Hêne ilçesinden (Hani) Xarpet'in (Elazığ) Palu ilçesine göç etmişti. O da 1991 yılında burada dünyaya geldi. Ailesinin yıllar önce koparıldığı topraklarına 1994 yılında dönmesi üzerine çocukluğu Henê'nin Cewzê (Gürbüz) köyünde geçti. Aynı yıl babası Fettah Kılıç, Doğru Yol Partisi'nden Cewzê beldesinin belediye başkanı seçildi. Yaşadıkları coğrafya muhafazakar ve tutucu olduğu için bir kadın olarak zorlandı ve büyüdükçe alışılagelmiş tabulara karşı çıkmaya başladı.

Küçüklüğünden beri çalışkan, tuttuğunu koparan, sorgulayıcı bir kişiliği ile hep yaşıtlarından ayrı tutuldu. Okulunu her seferinde birincilik bitirdi. Gençlik yıllarına kadar Kürt özgürlük mücadelesinden bihaberdi. Üniversiteye hazırlanmak üzere geldiği Amed'de, Kürt özgürlük hareketini yakından tanıma fırsatına erişti.

2009'da Semsûr (Adıyaman) Üniversitesi Sosyoloji bölümünü kazandıktan sonra ise, burada gençlik çalışmalarına katıldı. Üniversite yıllarında Kürt özgürlük mücadelesinde aktif çalışan Kılıç, Nisan 2011'de yönünü çok sevdiği, özlem duyduğu Kürdistan dağlarına çevirip, PKK saflarına katıldı. Ayşenur Kılıç (Dorşin Cevzî) 5 Nisan'da Êlih'in (Batman) Sason ilçesi kırsalında 4 yoldaşıyla birlikte can verdi.

'Başı dik, yüreği büyük biriydi'

Bebekliğinden bu yana çevresindekiler tarafından çok sevilen Ayşenur Kılıç'ın yakınları, onu anlatmakla bitiremiyor. Kendisinden 2 yaş küçük kız kardeşinin dilinden ona dair şu sözler döküldü: "Beraber büyüdük. Tuttuğunu koparırdı. Yaşadığımız bölgede kadınlar erkek şiddetine maruz kaldığı için erkeklere karşı hep dik dururdu. Hiçbir zaman erkeklerden yardım istemezdi. Her zaman kendi işini kendisi görür, mücadeleyi de çok severdi. Tarlalarda erkek işleri olarak bilinen işleri yapardı. Tarla sürer, biçerdöver kullanırdı. Asla kendini güçsüz, zayıf görmezdi. Başı dik, yüreği büyük biriydi.

'Yenildiğim zaman beni döverdi''

Muhafazakar, tutucu bir köyden çıktı Ayşenur. Kitap okumayı seven, düşünen biriydi. Ben de Ayşenur sayesinde yeni yeni partiyi tanıdım ve sevdim. Ayşenur özgürlüğü sevdiği için halay çekerken özgür olduğu için halayı çok seviyordu. Çok inatçı ve dediğini yapan biriydi. Ben ondan küçüktüm, bana güçlü olmamı söylüyordu. Ben yenildiğimde beni döver ve 'Sen yenilmemelisin. Kazanmalısın' diyordu. Direniş parçalarını Ahmet Kaya'nın parçalarını çok dinliyordu."

'Haksızlıklara karşı duran bir kişiliği vardı'

Anne Birinç Kılıç (60) da kızının mücadelesine doğduğu günden son ana kadar hayran duyduğunu duygulanarak anlattı.
Onun yasaklara, baskılara asla gelmediğini ve haksızlığı kabul etmediğini dile getiren anne, üniversitede kendisiyle telefonda Kurmanckî konuştuğu zaman sözlü tacize maruz kaldığını, buna karşı koyması üzerine ise yurttan atıldığını söyledi. Kılıç, "Ayşenur beni çok seviyordu. En çok sevdiği şey halay çekmekti. Düğünlerde halay başından çıkmazdı. Herkes 'Ayıp, kadınsın' demesine rağmen hiç aldırış etmeden özgürce halay çekerdi. Köyde kadınlar ezilirken, o başı dik herkese karşı durup, kadın için mücadele etti" diye konuştu.

'Ayşenur hep ilk oldu'

Cewzê'nin ilk gerillası olan Ayşenur'u anlatan kardeşi Muhammed Kılıç ise, Ayşenur'un köylerinde ilk olduğunu ve bir tabuyu yıkarak özgürlüğe yürüdüğünü anlattı. Köyde "Kadın erkeğe hizmet eder" algısını yıkan ve bu algıyla mücadele ettiğini ifade eden Kılıç, "Dorşin farklı biriydi. Her şeyi yapardı ama bir emirvaki durumda asla yapmazdı. Kendisi hep okuyup ilk olmak istedi. Her yönüyle ilk oldu. İlk gerilla, ilk şehit oldu. İlk okuyan oldu" diye konuştu.

'Önderliği okurdu'

Ablasının kitap okumayı, araştırmayı, sorgulamayı çok sevdiği için sosyoloji bölümünü seçtiğini söyleyen Kılıç, başucu kitabının ise PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın kaleme aldığı Demokratik Toplum Manifestosu olduğunu kaydetti. Kılıç, "Dorşin başı kapalı biriydi. Havuz medyada 'Tesettürlü gerilla' diye geçti. Ama o kapalıyken de açıkken de çok şey başardı. Dorşin'in mücadelesine saygı duyduğum gibi gurur da duyuyorum" dedi.

(vd-ao/fç/öç)




Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR