Türkiye'ye Muhaberat örneği 2016-10-04 10:56:38 ANKARA (DİHA) - Daha önce Genelkurmay'ın kendisine bağlanması teklifinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP'ye yaptırdığı çalışma ile ilk önce İstihbarat'ı Saray'a bağlama çalışmasını tamamladı. Erdoğan'ın talebi doğrultusunda düzenleme resmileşirse, istihbarat örgütlenmesinde Muhaberat ile Almanların SS örgütlenmesi model olarak Türkiye'ye girmiş olacak. Edinilen bilgilere göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "MİT ve Genelkurmay Saray'a bağlansın" önerisi doğrultusunda çalışma yürüten AKP'li kurmaylar, İstihbarat yapılanmasındaki değişiklik için çalışmayı tamamlamak üzere. AKP'ye yakın kaynakların aktardığı bilgilere göre, istihbaratta ikili bir yapılanmaya gidilecek ve darbe girişimindeki sorumluluğu halen kuşkulu olan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), yurtdışındaki istihbarattan sorumlu tutulacak. AKP, içeriye ilişkin de bir yapılanmaya gitmeyi amaçlıyor ve bunun için geniş bir "muhbir" ağı oluşturmaya çalışıyor. İhbar-muhbir ağı... Bir süredir özellikle muhtarlarla Cumhurbaşkanlığında yapılan toplantılarda bu işin alt yapısı hazırlanıyor. Muhtarlara dağıtılan formlarda, yerel bilgi akışını sağlayacak ağlar oluşturulurken, muhtarlar ve ona bağlı oluşturulması düşünülen birimlerle toplumun en kılcal damarlarına kadar "ihbar-muhbir" ağı ile oluşturulmaya çalışılıyor. Toplantılara katılan muhtarlara yine "yerel istihbarat şefi" rolü veriliyor. Ayrıca AKP içerisinde doğrudan Erdoğan'a bağlı bazı birimlerin örgütlendirildiği, bunların Osmanlı Ocakları ile bağları bulunduğu ve parti teşkilatlarındaki bu yapılanma vasıtasıyla hem parti hem de toplumu kontrol etme ve yönetme arayışının olduğu öğrenildi. Yine Cemaat'e yönelik yürütülen operasyonlarda itirafçılaştırılan çok geniş bir kesimin de bu muhbirlik ağına dahil edileceği ve onlar vasıtasıyla muhafazakar kesimlerin denetim altına alınması öngörülüyor. Bu ikili istihbarat yapılanmasını ise bir çatı altında toplayacak ve bu çatı doğrudan Erdoğan'a bağlanacak. Güvenlik İstihbarat Müsteşarlığı (GİM) olarak örgütlendirilecek ve Erdoğan'a bağlanacak olan üst çatı örgütü, aynı zamanda akademisyenlere, cemaatlere, aşiretlere kadar nüfuz edecek değişik çalışma kolları oluşturılarak çeşitli çalışma adlarıyla istihbaratı çeşitlendirecek! Bununla birlikte TSK'nin yönetim kademesi de tek bir merkezde toplanacak ve daha kontrol edilebilir bir mekanizma kurulacak. Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve komutanlıkların Etimesgut'a taşınması kararlaştırıldığı öğrenildi. Aynı zamanda MİT için Ankara Etimesgut'ta yapılan yeni binanın bulunduğu bölge, "güvenlik kampusu" yapılacak. Genelkurmay Başkanlığı başta olmak üzere Milli Savunma Bakanlığı ve kuvvet komutanlıkları bu bölgede toplanacak. Bu yöntemle Türkiye'ye, hem Erdoğan'ın yıllardır "diktatörlükle" eleştirdiği Esad'a bağlı "Muhaberat" hem de Hitler Almanya'sında örgütlendirilen "SS" örgütlenmesinin alt yapısı atılmış olacak. Peki ama nedir Muhaberat ve SS örnekleri? Devlet Başkanı'na bağlı çalışması nedeniyle Suriye, "Muhaberat Devleti" olarak biliniyor. Geçmişi darbelerle iç içe olan, darbelere maruz kalıp darbeler yapmış Baas rejiminde, otoriter bir yapılanma olarak bütün yetkiler devlet başkanında toplanıyor. Sembolik kurumsal varlıkların ötesinde, temel karar mercii olarak devlet başkanı öne çıkıyor. Özellikle Suriye'de iç savaşa neden olan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da "diktatörlük" ile suçladığı bu modelde, Esad ailesi devlet yönetiminin tümünü elinde bulundururken, bütün kritik kurumlarda da aile mensubu kişiler yer alıyor. Polis ve istihbarat devleti modeli Tipik bir 'polis devleti' yapılanmasına örnek gösterilen, istihbaratının yaygınlığı ve etkinliği ile ön plana çıkmış olan Suriye'de, "El Muhaberat" olarak tanımlanan sivil polis teşkilatı, Türkiye'deki MİT'e denk düşen "El Emin El Kawmi" isimli istihbarat yapılanması ve "El Emin Devli" olarak bilinen Devlet Güvenlik Teşkilatı gibi yapılanmaların tamamı Devlet Başkanı'na yani Esad'a bağlı. Ayrıca baba Hafız Esad'ın Hava Kuvvetleri Komutanı olarak içinden çıktığı ordu yapılanması da, yine devlet başkanına yani Esad ailesine bağlı olması ile dikkat çekiyor. SS yapılanması Türkiye'deki yeni istihbarat yapılanmaları için Hitlerin Türkçeye "Koruma Timi" olarak çevrilen ve tam adı "Schutz Staffel (SS)" olan yapılanma ise ilk olarak Hitler'in kişisel muhafızlığını yapmak üzere kurulan birlikler olarak öne çıktı. İlk kurulduğunda, polis görevi yapan silahlı parti militanlarından oluşuyordu. Toplama kampları kurulup, Heinrich Himmler tarafından bunların yönetiminden SS sorumlu tutulunca iki ana gruba ayrıldı. Bunların ilki, Waffen-SS (Silahlı SS) örgütüydü, bu örgüt artık askerî bir yapı almıştı. Ordudan geçmiş subaylar tarafından yönetiliyordu. 1942 yılından sonra askerlik yükümlüsü gençler de burada görev yapmaya başladığı için "parti muhafızı" vasfını kaybetti. Allgemeine-SS (Genel SS) ise bir çeşit polis görevi yaptı. SS'lerin soykırım suçu işledikleri iddia edilen bölümü Allgemeine-SS'tir. Bunların subayları genelde ordu kökenli değildi. Her iki bölüme de (önce Waffen-SS'e) yabancı personel alındı. Önce Alman asıllılardan veya Alman ulusuna akraba uluslardan SS tümenleri oluşturulurken sonraları çeşitli uluslardan toplam 38 SS tümeni oluşturuldu. Allgemeine-SS birlikleri de bir süre sonra tank, top ve zırhlı araç gibi ağır silahlarla silahlandırılıp yeni tümenler oluşturuldu. Bu birliklere yabancılar ve eski mahkûmlar da alındı. (kk/öç)